Vincent’in sıradan yaşamı, ansızın bir gece karanlık bir bulutun altında gizlenmiş bir saldırıyla alt üst olur. Bu saldırı, hayatının sakin akışını bir anda kaosa çevirir ve onu içinden çıkılmaz bir labirentin derinliklerine sürükler. Tanıdık yüzlerin arkasına saklanmış tehlikelerle dolu bir dünyada bulur kendini. İnsanlar, hiçbir açıklama olmaksızın, adeta karanlık bir gücün kışkırtmasıyla Vincent’i hedef alır ve ona karşı ölümcül bir saldırı başlatır. Bu ardı arkası kesilmeyen saldırılar, Vincent’in varlığını sarsar, sanki bir canavarın pençesinde sıkışmış gibi hissettirir. Ancak o, umutsuzluğun ortasında bile hayatta kalmak için mücadele eder. Günler geçtikçe, şiddetin arttığı ve tehlikenin daha da belirginleştiği bir dünyada, Vincent artık karanlığın pençesinden kaçmanın imkansız olduğunu kabul eder. Hayatı her an tehlike altındadır ve artık nefes almak bile yetersizdir. Vincent, gizemli saldırıların ardındaki sırrı çözmeden hayatta kalamayacağını bilir. Neden sadece kendisi hedef alınmaktadır? Hangi karanlık güçler, gölgelerin derinliklerinden çıkıp onu yok etmek istemektedir? Bu soruların cevapları, hayatta kalmanın anahtarı olabilir. Vincent’in son umudu, gerçeği bulmak ve karanlığın efendileriyle yüzleşmektir.