Minako, gözlerini açtığında, uyuşuk bir huzur içinde bulur kendini. Molozların arasına serilmiş kumsal, onun için bilinmeyen bir diyar gibidir. Dalgalar, sessizce kıyıya vururken, Minako’nun zihnindeki karmaşa giderek artar. Ne olduğunu anlayamaz, bir çıkmazın içinde sıkışıp kalmış gibi hisseder kendini. Ancak içgüdüleri ona, bu durumun sadece bir kaza sonrası yaşadığı geçici bir durum olduğunu söyler. Ryo’nun akıbeti hakkında endişelenirken, beklenmedik bir şekilde karşılaştığı Akira ve diğerleriyle şaşkınlık içinde bakışır. Fakat Minako, bir şeylerin değiştiğini hisseder. Artık yaşamın sınırlarının ötesinde bir yerde olduğunu bilmektedir. Bu bilgi, onu derinden sarsar ve içinde bulunduğu gerçeği kabullenmesini zorlaştırır. Ancak bir umut ışığı vardır; Geçit Töreni. Ölülerle yaşayanlar arasındaki bağları koparmadan önce son bir veda ve kavuşma fırsatı sunan bu tören, Minako için bir umut kaynağı olabilir.