Murat’ın dünyası, karısının ani ve trajik ölümünden sonra tamamen değişti. Bu büyük kaybın ardından, kendini derin bir acı ve boşluk içinde bulmuştu. Acının göğsüne çökmüş baskısı altında, ruhsal bunalım ve karanlık düşüncelerle baş etmeye çalışıyordu. Kendine biraz huzur bulmak ve bu karanlık düşüncelerden uzaklaşmak için, eski köy evine dönmeye karar verdi. Burada, doğanın sakinliği ve huzuru içinde, kendi içsel dinginliğini bulabileceğini umuyordu. Ancak, yalnızlık korkusu, Murat’ın her adımını engelliyor ve sürekli bir kaygı içinde yaşamasına neden oluyordu. İş arkadaşları Mesut, Sevda ve Sinem, Murat’ın yanında olmak ve ona destek vermek amacıyla köy evine sürpriz bir ziyaret düzenlediler. Bu ziyaret, Murat için hem bir moral kaynağı hem de bir felaketin başlangıcı oldu. Eve adım attıkları andan itibaren, her şey doğaüstü olaylarla dolup taşarken, Murat’ın kabusları da giderek yoğunlaştı. Mesut’un eve bir hoca getirme kararı, durumu daha da karmaşıklaştırdı. Hoca, evdeki karanlık güçleri daha da belirgin hale getirdi ve Murat ile arkadaşları, bu karmaşık ve gizemli felaketlerin arkasındaki sırrı çözmek için büyük bir mücadele verecekler.